Cumhuriyet tarihimizin en acı olaylarından biri 23 Aralık 1930 günü, İzmir’in Menemen ilçesinde yaşandı. Menemen olayları sırasında gericiler tarafından öldürülen Menemen şehidi Kubilay’ı, duayen gazeteci Yılmaz Özdil de unutmadı.
Youtube kanalı olan ‘Kanal BlaBla’da Özdil, şehit Kubilay’ı andı. Kubilay’ı anlatırken bile üzülen Özdil, Kubilay’ı şöyle tanımladı:
“ÖYLESİNE DEVRİMCİ BİR RUHA SAHİPTİ Kİ…”
Mustafa Fehmi… Girit’ten İzmir’e göç etmiş bir ailenin oğluydu. Bugünkü 9 Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin nüvesini oluşturan İzmir Erkek Öğretmen Okulu’na gitmişti. Cumhuriyetin ilk öğretmenlerinden biriydi. Kubilay öylesine devrimci bir ruha sahipti ki soyadı kanunu çıkmadan taa 6 yıl önce henüz öğrenciyken Kubilay soyadını almıştı. , Kubilay, aslında İzmir Menemen de üsteğmen vatani görevini yapıyordu…
Şehit Kubilay’ın nasıl öldürüldüğünü açıklayan Özdil, ‘Derviş Mehmet denilen kökten dinci yobazın’ sarıklı Cübbeli müritleriyle Manisa’dan Menemen’e gelerek camiye girdiklerini sabah namazı kılan ahaliyi nasıl kışkırttığını açıkladı. Derviş Mehmet’inve adamlarının camidekilerin yakalarına yapışarak “din elden gidiyor. İmanımızı kurtarmaya geldik. Ne duruyorsunuz” diye bağırdığına değindi. Derviş Mehmet’in minareye çıkarak, minareden havaya ateşler açarak ahaliyi galeyana getirdiğini anlattı.
“BİZE KATILMAYANLAR KILIÇTAN GEÇİRİLECEK”
Özdil, Derviş Mehmet’in daha sonrasında neler yaptığını şöyle açıkladı:
Cahil cühelayı peşine takarak yeşil bayraklı hükümet konağına yürümeye başladılar. Kendisine katılmayanlara tehditler savuruyordu. Yeşil bayrak altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini söylüyordu. Hükümet meydanında topluca zikir çekmeye başladılar…
Bu sırada karşılarına Kubilay’ın dikildiğini belirten Özdil, Derviş Mehmet ve peşindeki sarıklı cübbelilerin tabancayla ateş ettiklerini söyledi. Sağ koltuk altından vuruldukları Kubilay’ın sadece 35 adım atabildiğini söyledi. Cami avlusuna giren Kubilay’ın cami avlusunda dizlerinin üstüne yığıldığını anlattı.
“CUMHURİYET BİTMİŞTİR, İŞTE KAFİRLERİN SONU…”
25 santimlik testere ağızlı bağ bıçağıyla Kubilay’ın kafasının gövdesinden ayırılarak haince koparılmış başının saçlarından tutularak ve hatta sırığın ucuna takılıp sokaklarda dolaştırıldığını üzülerek anlattı.
Bu hain gövde gösterisinde bulunan Derviş Mehmet’in “Cumhuriyet bitmiştir, işte kafirlerin sonu” diye bağırdıklarını hatırlattı. Peşindeki sarıklıların da sevinç çığlıkları attıklarını söyledi.
O sırada Derviş Mehmet ve dinci kesime müdahale etmeye çalışan kahraman bekçilerimizden olan Hasan ve Şevki’nin de oracıkta şehit edildiğini açıkladı.
Özdil bu olayı “Şeyh Said’den sonra Cumhuriyet’in karşılaştığı ikinci irtica kalkışmasıydı bu” diyerek tanımladı.
KUBİLAY’IN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ YERE SEHPA KURULDU! ONLAR DA ASILDILAR
Bölgede sıkı yönetimin ilan edildiğini, Divan-ı Harp’ın kurulduğunu, 105 sanığın yargılandığını, 28 sanığın idama mahkum edildiğini, Meclis’in onadığını ve Kubilay’ın kafasının kesildiği yerde sehpa kurulduğunu ve bu dincilerin asıldığını hatırlattı.